Modern dünyanın en yaygın sıkıntılarından biri, bilhassa en çok gereksiniminiz olduğunda WiFi ağının bulunamaması.
Bununla birlikte, birkaç on yıl önce Wi-Fi teknolojileri hakkında konuşmuş olsaydınız, muhtemelen beşerler aklınızı yitirdiğinizden kuşku ederdi.
Örneğin, görüntü akışı yapmanızı ve dünyanın geri kalanına kablosuz olarak bağlanmanızı sağlayan bir teknolojinin varlığına muhtemelen kimse inanmazdı.
Günümüzde ise Wi-Fi teknolojileri; konutlarda, caddelerde, iş yerlerinde kafelerde ve çabucak hemen her yerde kullanılıyor.
WiFi sinyalleri, Wi-Fi yönlendirici sizden uzaktayken bile aygıtınıza ulaşır. Örneğin WiFi yönlendirici, telefonunuz ile yönlendirici ortasında bir yahut daha fazla duvar/kapı bulunan farklı bir odadolsa bile WiFi kullanarak internette gezinebilirsiniz.
Işığın duvarlardan geçememesi, lakin Wi-Fi sinyallerinin geçebilmesi garip değil mi? Pekala bu nasıl gerçekleşiyor?
Elektromanyetik radyasyon ve Wi-Fi
Muhtemelen son vakitlerde bir noktada elektromanyetik radyasyonla karşılaşmışsınızdır. Sonuç olarak etrafımız bu dalgalarla çevrili.
Görünür ışık, Bluetooth, WiFi sinyalleri, kızılötesi… Elhasıl elektromanyetik dalgalar her yerde.
Teknik açıdan, ışık suratında hareket eden ve frekansına (veya dalga boyuna) bağlı olarak radyo dalgaları; mikrodalgalar, UV ışınları vb. olarak sınıflandırılan bir güç halidir.
Görsel: Elektromanyetik spektrumlar. (Görünür ışığın, elektromanyetik spektrumun çok küçük bir modülü olduğunu görebilirsiniz.)
Yukarıdaki fotoğrafta görebileceğiniz üzere, görünür ışıkları saymazsak 6 ana elektromanyetik radyasyon tipi vardır.
Radyo dalgaları da bu tiplerden biridir ve Wi-Fi, bu radyo dalgaları üzerinde çalışır. Wi-Fi, iki yahut daha fazla aygıt ortasında kablosuz bağlantı kurmak için radyo dalgalarını kullanır.
İletilen bilgi ölçüsüne bağlı olarak Wi-Fi, 2.4GHz ve 5Ghz olmak üzere iki çeşit radyo dalgası frekansı kulllanıyor.
Frekans ne kadar yüksek olursa, saniyede gönderilen data ölçüsü o kadar fazla oluyor.
Wi-Fi sinyalleri duvardan nasıl geçer
Radyo dalgaları hakkında kısaca bilgi verdikten sonra, artık asıl sorumuzun cevabına gelelim. Wi-Fi sinyaller duvarlardan nasıl geçiyor?
Bir elektromanyetik dalga, (örneğin Wi-Fi sinyalleri) duvar üzere bir yüzeye çarptığında şu üç şeyden birini yapabilir:
- Geçer.
- Yansır.
- Emilir.
Şimdi, bir sonraki mantıklı soru: Bir objenin sırf belli bir elektromanyetik radyasyon dalga uzunluğunu emmesini, yansıtmasını yahut kırılmasını sağlayan nedir?
Bu büsbütün kelam konusu objenin bileşimine bağlıdır. Bu kozmostaki her şey atom denilen küçük yapı taşlarından yapılmıştır.
Nesnenin muhakkak bir elektromanyetik radyasyon dalga uzunluğunu emeceğini yahut geçmesine müsaade vereceğini belirleyen şey, bu atomların boyutu ve ortalarındaki uzaklıktır.
Örneğin, elinize fener üzere bir görünür ışık alın. Yatak odanızın kapısını kapattığınızda dışarıdan gelen ışık yatak odanıza girmez değil mi? Neden? Zira görünür ışık, duvarlar yahut yatak odanızın kapısı üzere katı objelerden geçemez.
Bununla birlikte, görünür ışık cam pencereler üzere muhakkak öbür katı objelerden kolaylıkla geçebilir.
Duvarlar da Wi-Fi sinyallerine nazaran cam üzere saydamdır
Tıpkı cam pencerelerin görünür ışığa saydam olduğu üzere, duvarlar da Wi-Fi sinyallerine karşı saydamdır.
Çünkü Wi-Fi sinyalleriyle bağlantılı radyasyonun frekansı (veya dalga boyu) katı objelere nüfuz edebilir ve karşıya geçebilir.
Öte yandan, şayet duvarlar çok kalınsa, Wi-Fi sinyallerinin frekansı bu objelere bir yere kadar nüfuz edebilir, lakin geçemez.
Ayrıca, WiFi sinyalleri havada dolaşırken zayıflarlar, yani güçlerinin bir kısmını kaybederler.
Bu nedenle, kalın beton duvarlarla çevrili bir odada bir Wi-Fi yönlendirici çalıştırırsanız, muhtemelen odanın dışında rastgele bir sinyal alamazsınız.
Benzer biçimde, yönlendirici sizden ne kadar uzak olursa, alacağınız sinyal kalitesi de o kadar düşük olur.
Basitçe söylemek gerekirse, tıpkı camların ışığa saydam oldukları üzere, duvarlar da Wi-Fi sinyallerine nazaran saydamdır. Bu nedenle WiFi sinyalleri, birçok duvardan basitçe geçebilir.
