2002’de uğradığı suikast sonucu katledilen Cumhuriyet aydını Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastı soruşturması kapsamında dokuz kişi hakkında gözaltı kararı verildi, şüphelilerden beşi yakalandı. Gözaltı kararı verilenler ortasında FETÖ’nün Ergenekon kumpasında tutuklanan Mustafa Levent Göktaş ve Fikret Emek ile Hablemitoğlu’nu öldüren kişi olduğu öne sürülen Tarkan Mumcuoğlu da bulunuyor. Cumhuriyet, Mumcuoğlu’nun isminin, FETÖ çatı davasına giren bir tabirde geçtiğini gündeme getirmişti.
Hablemitoğlu, FETÖ elebaşı Fethullah Gülen ve Alman vakıflarına yönelik çalışmalarını yürütürken katledilmişti. Suikastın zanlılarından olan ve kırmızı bültenle aranan Nuri Gökhan Bozkır, Ukrayna’da yakalanarak Türkiye’ye getirildi ve geçen şubat ayında tutuklandı. Bozkır’ın akabinde altı kişi de soruşturma kapsamında gözaltına alındı, bunlardan ikisi tutuklandı.
“ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR”
Soruşturma kapsamında dokuz kişi için gözaltı kararı verildi. Bu isimler ortasında FETÖ’nün kumpas davalarından olan Ergenekon’da yargılanan emekli Albay Mustafa Levent Göktaş ve eski İstihbarat Şube Müdürü Fikret Emek, eski Yüzbaşı Tarkan Mumcuoğlu, Albay Tan Dervişoğlu, Albay Altan Bora, Bülent Kutsal, Kamil Metin, Memiş Aytekin ve Osman Tuncer hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Bu isimlerden beşinin gözaltına alındığı, dördünün ismin yakalanmasına yönelik çalışmaların sürdüğü belirtildi. Göktaş’ın da aranan isimler ortasında olduğu, adresinde bulunamadığı kaydedildi. Göktaş ve Mumcuoğlu hakkında, soruşturmada isimlerinin birinci geçtiği sırada yurtdışına çıkış yasağı getirildiği öğrenilirken, Göktaş’a yakınlarının ulaşamadığı kaydedildi.
CUMHURİYET GÜNDEME GETİRMİŞTİ
Cumhuriyet, 2019’da, Mumcuoğlu’nun isminin FETÖ’nün çatı iddianamesine giren bir sözde yer aldığını, bu tabirde Hablemitoğlu’nu öldüren kişinin Mumcuoğlu olduğunun öne sürüldüğünü gündeme getirdi. Sözde, Hablemitoğlu cinayetinin FETÖ’nün direkt bir “eseri” olduğu tez edilirken, “cinayetin olay yeri keşfi, zamanlaması, kullanılan tetikçinin iş yapma mahareti, işlenme tekniği çok başarılı ve kusursuz” nitelemesi yapıldı. Kamu vazifelisi olması nedeniyle soruşturulması için ilgili ünitelere yazı yazıldığı kaydedilen Mumcuoğlu’nun, suikastın işlendiği tarihlerde Kazakistan’da olduğunun ileri sürülmesi üzerine sözüne başvurmaya gerek olmadığına hükmedildiği ortaya çıktı. Sanıklardan Bozkır, yakalanmadan kısa bir müddet evvel yaptığı açıklamada, “Kutsal ve Mumcuoğlu’nun gerisindeydim. Mogan Gölü’nün kenarından geçerken içinde silah olan siyah bir poşeti göle fırlattılar” demişti.
