Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin, Ukrayna’nın doğusundaki Luhansk ve Donetsk ile güneyindeki Herson ve Zaporijya bölgelerinin Rusya’ya katıldığını açıkladı. Kremlin Sarayında düzenlenen merasimde dört bölgenin Rusya’ya iştirak dokümanlarını imzalayan Putin, “Bu, milyonlarca insanın iradesidir. Luhansk, Donetsk, Herson ve Zaporijya’da yaşayanlar artık sonsuza dek bizim yoldaşlarımızdır” diye konuştu.
Ukrayna’nın Rusya denetimindeki dört bölgesinde Rusya yanlısı idarelerin düzenlediği ve 27 Eylül’de sona eren beş günlük referandumlarda ezici çoğunluğun Rusya’ya iştirakten yana oy kullandığı açıklanmıştı.
Dört bölge başkanıyla düzenlenen imza merasimi öncesinde bir konuşma yapan Putin, Rusya’nın bu bölgeleri asla terk etmeyeceğini ve kendi egemenliğindeki toprakların bir kesimi olarak bu dört bölgeyi savunma için “her cins araca başvuracağını” vurguladı.
İlhak süreci ve tartışmalı referandumlar
Ukrayna’nın doğusundaki Donetsk ve Luhansk bölgeleri, Rusya’nın Kırım’ı ilhak ettiği 2014 yılında bağımsızlıklarını ilan ederek “halk cumhuriyeti” ismini kullanmaya başlamış, Herson ve Zaporijya bölgeleri ise Rusya’nın 24 Şubat’ta başlattığı Ukrayna’yı işgal sürecinde Rus denetimine geçmişti. Luhansk, Herson ve Zaporijya’nın büyük kısmı ile Donetsk’in yüzde 60’ı Rusya’nın denetiminde bulunuyor.
Putin Ukrayna’ya saldırmadan kısa müddet evvel Luhansk ve Donetsk “halk cumhuriyetlerini” tanımış, hatta savaşa münasebet olarak bu bölgelerdeki Rus kökenli sivil halkın savunulmasını göstermişti. Referandumlar sonrasında kelam konusu bölgeler Rusya’ya iştirak için müracaatta bulunmuştu. Putin bugün, ilhak edilen Zaporijya ve Herson’un da bağımsızlıklarını tanıyan kararnameye imza attı.
Tartışmalı referandumlarda bölge halkına, “Bölgenizin Ukrayna’dan ayrılarak bağımsız bir devlet oluşturmasını ve Rusya Federasyonuna katılmasını onaylıyor musunuz?” sorusu yöneltilmişti. Dört bölge, Rusya’nın 2014’te ilhak ettiği Kırım Yarımadası ile birlikte, Ukrayna topraklarının yüzde 20’sini oluşturuyor. Bu alan, Rusya ile Kırım ortasında bir kara koridoru oluşturması nedeniyle Moskova açısından büyük stratejik kıymet taşıyor.
Ukrayna’ya “müzakere masasına otur” çağrısı
Putin konuşmasında Ukrayna idaresini, referandum sonuçlarına hürmet göstermeye ve savaşı sona erdirmek için müzakere masasına oturmaya çağırdı.
Savaş ortamında ve Ukrayna anayasasına karşıt bir biçimde düzenlendiği için kelam konusu referandumların milletlerarası hukukta geçerliliği bulunmuyor ve referandum sonucu şimdi hiçbir ülke tarafından tanınmadı. Rus parlamentosunun iki kanadı; Federasyon Kurulu ve Duma’da dört bölgenin Rusya’ya iştiraki için oylamaların önümüzdeki hafta yapılması planlanıyor.
Putin: Kuzey Akım’ı Anglo-Saksonlar havaya uçurdu
Putin konuşmasında Batı’ya yüklenmeye de devam etti, bu hafta Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 boru çizgilerinde meydana gelen sızıntılardan ABD ve Batılı müttefiklerini sorumlu tuttu. Kuzey Akım çizgileri, Rus doğal gazını Baltık Denizi üzerinden Almanya’ya taşımak üzere inşa edilmişti. Gerek Batılı ülkeler gerekse Rusya, birebir gün ortaya çıkarılan sızıntıların sabotaj olduğu inancını lisana getirmişti.
Putin, Kuzey Akım çizgilerindeki sızıntılarla ilgili olarak, “Yaptırımlar Anglo-Saksonlara yetmedi. Sabotaja başvurdular. İnanılması güç, lakin Kuzey Akım memleketler arası boru sınırlarındaki patlamaları onların düzenlediği bir gerçek. Avrupa güç altyapısını tahrip etmeye başladılar. Herkes bundan kimin kârlı çıktığını biliyor” tezinde bulundu.
AP,rtr/BK,JD
