Gazetemiz muharriri Tuncay Mollaveisoğlu, bugünkü “Saray’ın yargısı! Kılıçdaroğlu’na linç, Kaftancıoğlu’na yasak, İmamoğlu’na darbe…” başlıklı yazısında CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na linç teşebbüsü davasının kararına, CHP İstanbul Vilayet Lideri Canan Kaftancıoğlu’na siyasi yasağı ve İBB Lideri Ekrem İmamoğlu’nun davasına reaksiyon gösterdi.
“ERDOĞAN’A YAPILSA SALDIRGAN GÜN YÜZÜ GÖREMEZDİ”
Mollaveişoğlu, Kılıçdaroğlu’nun mevtten döndüğü Çubuk’taki hücumun faili için “Dava sürecinde dalga geçer üzere savunma yaptı. Ceza almayacağını biliyordu… Rahattı… Tekrar olsa tekrar yapardı… Ana muhalefet başkanının canına kasteden şahıs pişman değilmiş… Benzeri bir hücumun Erdoğan’a yapılmış olduğunu düşünün… Saldırgan gün yüzü göremezdi..” dedi.
“BAHANE EDİLEREK SİYASİ YASAK GETİRİLMEK İSTENİYOR”
Saray’ın mahkemelerine reaksiyon gösteren Mollaveisoğlu, “YSK’ye hakaret ettiği mazeret edilerek İmamoğlu’na siyasi yasak getirilmek isteniyor” sözlerini kullandı.
Mollaveisoğlu şöyle devam etti:
“Hatırlatayım; İmamoğlu Strasburg’da katıldığı bir toplantıda, kazandığı seçimlerin nasıl iptal edildiğini anlatmış, hukukun üstünlüğüne vurgu yapmış ve halk iradesinin demokrasiden yana hal aldığını söylemişti.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İmamoğlu’nun bu açıklamasına “ Avrupa Parlamentosu’na gidip Türkiye’yi şikâyet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek. Yazıklar olsun” demişti. İmamoğlu’nun tüm dünyanın bildiği gerçeği Avrupa’da tekrar etmesi güya kabahatmiş üzere algı yaratan, haksız, amaçlı ve ağır lisanla, seçilmiş bir belediye liderini maksat alan Soylu’ya karşılık gecikmedi.
İmamoğlu kendisine sorulan soruya karşılık olarak; “31 Mart’ta seçimi iptal edenler ve dünyada Avrupa’da onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında, o olan biten şeylere baktığımızda tam da 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır…” dedi…
Vay, sen misin, cevap veren!
İçişleri Bakanı’na, “Bir belediye liderine neden ahmak diyorsun” diye soramayanlar, bakana verilen karşılığı lisanlarına doladılar.
Cürüm üretmek için de İmamoğlu bu kelamı Soylu’ya değil YSK üyelerine söylemiş üzere algı yarattılar… İşte bir bardak suda kopardıkları fırtına bu… Kurdun aklına kuzuyu yemek düşmüş…”
