2015’te Avrupa ülkelerinin konsolosluklarına Schengen başvurusu yapan her 100 Türk vatandaşından dördü ret alırken, 2021 sonu datalarına nazaran bu sayı 20’ye çıktı. Yani her beş müracaattan biri reddediliyor.
Dünya’dan Barış Erkaya’nın haberine nazaran, 2015’te yüzde 95,71 olan vize başvurusu kabul oranı yüzde 80,98’e indi. Üstelik 2015’ten beri bu oranda müspet düzelme olmadı. Her yıl bir evvelkinden daha düşük kabul gerçekleşti.
2015’te en yüksek Schengen başvurusu yapan 50 ülkenin vize başvurusu kabul oranlarına ilerleyen yıllarda baktığımızda, ortadan geçen 7 yılda her yıl vize ret oranı büyüyen ülke sayısı yalnızca yedi. Bu ülkelerden biri de Türkiye.
Retler tıpkı vakitte önemli bir servetin kaybı manasına geliyor. Vize başvurusu reddedilen Türkiye vatandaşlarının 2015’ten bu yana AB konsolosluklarına boşa verdiği ölçü (kısa periyodik vize başvurusu fiyatı olan 60-80 dolarlık fiyatlar baz alındığında) en az 26 milyon 313 bin 980 avro. Yani bugünkü kurla 482 milyon TL. AB konsolosluklarına akıtılan toplam para ise tıpkı periyot için en az 315 milyon 866 bin avro. Yani bugünkü kurla 5,8 milyar TL.
“Neden reddedildim” sorusunun cevabını resmi yoldan almak pek mümkün değil. Schengen başvurusu ret sayısının süratle artmasının en değerli sebebi ise Avrupa ülkelerine giden Türklerin geri dönmediği yahut dönmeyebileceği istikametindeki tasalar.
İhracatçı Türk şirketlerinin memleketler arası pazarlama departmanlarında çalışan yöneticilerin bile bu genelleştirilmiş bakış açısı nedeniyle vize kabulü alamadığı ve fuarlara yahut gaye pazar görüşmesi randevularına katılamadığı istikametinde şikayetler artmış durumda.
