Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanı Vedat Alım, 24 TV’de katıldığı programda kamuoyunda çık tartışılan bahislere açıklık getirerek, “Emeklilikte Yaşa Takılanla (EYT) problemi masamızda. Türkiye’nin işçileri telaş etmesinler. Türkiye’nin her bir sorunu önümüzde çözülmesi gereken bir belge olarak duruyor. Bu yılın sonuna kadar bu yolda önümüzde olan bütün belgeleri çözeceğiz. Alternatif tahlil tekliflerine çalışıyoruz.” dedi.
Bilgin’in açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
“Enflasyon, iddialarımızı zorlayarak yüksek çıktı. Bu kadar artış beklemiyorduk. Bunda güç dalının tesiri fazla.
Devlet 90 milyar lira alacağından vazgeçti. Çalışanları için vazgeçti. Devlet elini taşın altına ziyadesiyle koydu.
Tüm kamu çalışanları bu artıştan (memur zammı) istifade edecek.
Türk devleti çalışanlarını ve emeklilerini müdafaa şuuruyla hareket etmekte ve bu türlü davranmaktadır.
Yüzde 30’luk artırım (asgari fiyat zammı) 6 ay için verilmedi. Orta artırım olarak verildi.
İşçilere verilen artırım memurların altında değil. Ortada bir fark yok. Ortadaki fark, personellere verdiğimiz artırımı eksik bularak yıl sonuna kadar tamamladık.
Türkiye 5 bin 500 lira taban fiyatı tayin ederken birçok sendikanın yaptığı toplu mukavelenin üzerinde bir minimum fiyat belirlemiştir.
Açlık sonunun 6 bin lira olduğunu kim söylüyor. Sendikalar kendince çalışma yapıyor. Bunlar bilimsel olarak yapılmış çalışmalar değil. Türkiye’deki açlık hududu 3 bin 600 lira ile 4 bin lira ortasındadır.
Türkiye, 6 milyar civarında iş verene takviye verdi. Yaklaşık 100 milyar dayanak verdiğimizi söyleyebilirim. Bunu çalışanlarımız için yaptık.
Tahminimiz, yapılan hesaplamalar aralık ayından itibaren enflasyonun inişe geçeceğini, önümüzdeki ocak, şubatta Türkiye’nin daha güzel yere geleceğini söylüyor. Diyelim zıddı oldu, kimse telaş etmesin. Çalışanlarımızı o günkü kurallarda koruyacak düzenlemeleri yapacağız.
Bazılarının taban fiyata 3 ayda bir artırım yapalım talebi var. Onu yaptığımız vakit tesirinin daha fazla olacağını söyleyebiliriz.
Ümit ediyoruz 2023 önümüzü daha fazla göreceğimiz bir periyot olacak. Dünya bu global krizi sürdüremez. Bu kriz daha derinleşirse dünyada birçok iktisat çöker.
Sorun yok mu, var. Sorun enflasyonun kendisi.
Sözleşmeli problemini sadeleştireceğiz. Takım haklarını vereceğiz. Birtakım sözleşmelilere kamunun muhtaçlığı var.
Emeklilikte Yaşa Takılanla (EYT) sorunu masamızda. Türkiye’nin işçileri tasa etmesinler. Türkiye’nin her bir sorunu önümüzde çözülmesi gereken bir belge olarak duruyor. Bu yılın sonuna kadar bu yolda önümüzde olan bütün evrakları çözeceğiz. Alternatif tahlil tekliflerine çalışıyoruz.
İşçilere verilen artırım memurların altında değil. Ortada bir fark yok. Ortadaki fark, çalışanlara verdiğimiz artırımı eksik bularak yıl sonuna kadar tamamladık.
Yüzde 30’luk artırım (asgari fiyat zammı) 6 ay için verilmedi. Orta artırım olarak verildi.
Türk devleti çalışanlarını ve emeklilerini muhafaza şuuruyla hareket etmekte ve bu türlü davranmaktadır.
Tüm kamu çalışanları bu artıştan (memur zammı) istifade edecek.
Devlet 90 milyar lira alacağından vazgeçti. Çalışanları için vazgeçti. Devlet elini taşın altına ziyadesiyle koydu.
Memur ve memur emeklisine yüzde 42 seviyesinde bir artırım oranını gerçekleştireceğiz.
Yüzde 42’lik artış önemli bir artıştır. Bu enflasyon koşulları içerisinde çok yüksek değildir. Biz daha fazla vermek isterdik.”
AYRINTILAR GELİYOR
