Yeni bir rapora göre Çin, Rusya ve İran devlet ajanları, İsrail-Hamas savaşı etrafındaki bilgi kaosunu kendi çıkarları için kullanıyor, şiddeti yüceltiyor, nefreti teşvik ediyor ve Orta Doğu’da sahada olup bitenler hakkında yanlış iddiaların yayılmasına yardımcı oluyor. .
İsrail ile Filistinli militan grup arasındaki savaş, özellikle sosyal medyada çevrimiçi yanlış bilgilerin artmasına ve hem Yahudi aleyhtarı hem de İslamofobik nefret ve şiddet içeren konuşmalarda ani bir artışa yol açtı.
Aşırılığın ve yanlış bilginin çevrimiçi yayılmasını izleyen İngiltere merkezli Stratejik Diyalog Enstitüsü’ndeki (ISD) araştırmacılar tarafından yapılan yeni bir araştırma, Çin, Rusya ve İran gibi ajanların jeopolitik gündemlerini ilerletmek için krizi istismar ettiğini ortaya çıkardı.
İngiliz düşünce kuruluşu, Hamas’ın İsrail’e yönelik sürpriz saldırısının hemen ardından, 7-18 Ekim tarihleri arasında İranlı, Rus ve Çinli yetkililere, diplomatik temsilciliklere ve devlet medyasına ait yüzlerce Facebook ve X (eski adıyla Twitter) hesabından veri topladı.
Üç ülkenin savaş etrafındaki bilgi kaosunu kendi çıkarlarına göre farklı şekillerde kullandığı ortaya çıktı.
İran devletine bağlı hesaplar, Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısını “İsrail’e karşı stratejik bir darbe” olarak yüceltiyor ve ABD’yi Filistinlilerin çektiği acılardan sorumlu olmakla suçluyor. Ayrıca İsrailli sivillere karşı işlenen savaş suçlarını övdüler ve mazur gördüler, insanlık dışı bir dil kullandılar ve daha sonra yanlış olduğu kanıtlanan doğrulanmamış klipleri paylaştılar.
Öte yandan Rus devletine bağlı hesaplar, çatışmayı, Moskova’nın yıllardır olmasa da aylardır desteklediği Batı karşıtı ve Ukrayna karşıtı bir söylemi öne çıkarmak için kullanıyor.
Rus devlet medyası da Ukrayna’nın Hamas’a silah sağladığını ve hatta Hamas’ın sözde yardım için Kiev’e açıkça teşekkür ettiğini iddia ederek yanlış ve doğrulanmamış bilgilerin yayılmasına katkıda bulundu. Rus devlet medyası da 17 Ekim’de yıkılan Gazze Şehri hastanesinin ABD tarafından İsrail’e sağlanan bombayla vurulduğunu yazdı.
Yüzlerce sivilin hayatını kaybettiği tahmin edilen El Ahli Hastanesi’ndeki ölümcül patlamanın arkasında kimin olduğu henüz belli değil. Hem İsrail hem de İsrail yetkilileri tarafından saldırının sorumlusu olmakla suçlanan Filistin İslami Cihad örgütü, patlamada herhangi bir rolü olduğunu reddetti.
ISD raporuna göre, iktidardaki Çin Komünist Partisine (ÇKP) bağlı hesaplar, kullandıkları platforma göre savaşa yaklaşımlarını değiştirdi.
Raporda, “Facebook’taki paylaşımlar tarafsız kalarak sivillere zarar veren tüm eylemleri kınamada ısrar ederken, X’teki Çin devlet medyası hesapları ABD’yi gerilimi tırmandırmaktan güya ekonomik çıkar elde etmekle suçladı” deniyor.
“Aynı hesaplar Batılı politikacılara ve ana akım medyaya Gazze’deki kurbanları ‘görmezden gelmeleri’ çağrısında bulunuyordu.”
ISD Kıdemli Analisti Julia Smirnova, “Otoriter devletlerin kendi jeopolitik gündemlerini ilerletmek için İsrail-Hamas çatışması etrafındaki kafa karışıklığından yararlanmaya çalışmaları sürpriz olmayabilir” dedi.
“Ancak biz ve özellikle sosyal medya platformları, bu söylemin kutuplaşmayı artırma ve demokratik kurumlara ve medyaya karşı güvensizliği derinleştirmedeki zararlarını da göz ardı etmemeliyiz.”